Dört Kadıköy

Moda’da açılan ufacık tefecik mekanlara bir yenisi daha eklenmiş ben gitmeyeli. Kahve yapmakla beraber içmenin de sanata dönüştüğü bu günlerde birbiri ardına sokaklarda beliren ‘third wave coffee shop’ konseptli, bir çoğunun kendine has dekorasyonları ve işini gerçekten seven çalışanlarıyla benim için asla sıkıcı olmayacak sanıyorum yeni bir yerler keşfetmek. Burası da bir cumartesi akşamüzeri, erkek arkadaşımı 5 aylığına gideceği Budapeşte’ye uğurlamadan önce rahat rahat kahvemizi içip ev gibi keyif yapabileceğimiz bir yer ararken karşımıza çıktı. Modanın ara sokaklarında, dışarıdan bakıldığında çok sıradan görünen ama içinde çok sevimli detaylar barındıran bir mekan Dört. Küçük olmasına rağmen insanı boğmuyor ve buz gibi havada bile ne hikmetse açık alanı dahi sıcacık oluyor. Farklı bir tat aradığımız için ne zamandır duyduğum ama denemeye fırsat bulamadığım syphon kahveyi denedik, adı her ne kadar cezbedici olmasa da yapılışının oldukça ilginç olduğuna garanti verebilirim 🙂 Orta sertlikte tercih ettik biz kahvemizi ama sanıyorum alışmadığımız için bana biraz sert geldi, bir dahaki sefere yumuşak içimli denemeyi düşünüyorum, espresso ile filtre kahve arası bir tadı var.

Çalışanlar kararsızlara canla başla yardım ediyor, bu benim için büyük bir artı, kocaman duvar menüsünde kaybolabiliyorsunuz zira. E mekan güzel, fiyatlar güzel, kahveler on numara ben burayı size kesinlikle tavsiye etmeliyim diye düşünüyorum. Havalar buz  gibiyken bu aralar, bence bir denemeniz lazım Dört Kadıköy’ü.

Let’s Coffee

Serin bir pazartesi akşamı, yemek üstüne kahvemizi nerede içsek diye konuşup yolda amaçsızca yürürken karşımıza çıktı Let’s Coffee. Bir ara sokak köşesinde sıcacık görünen, birbirinden farklı sandalye ve masalarıyla, daha içeriye girmeden bile insanın dikkatini çeken pasta vitriniyle çok davetkar geldi bize. Bir mekandan içeri girdiğimde benim için en önemli olan karşılamadır genelde, eğer güleryüz varsa, çalışanlar neşeliyse yediğim içtiğim çok güzel olmasa da tekrar gelirim. Let’s coffee hem güleryüz hem de kahve konusunda tam puan aldı benden bu yüzden. Asla bizi acele ettirmemeleri, bıkmadan usanmadan her sorduğumuza cevap vermeleri kararsız bünyeme ilaç gibi geldi. Sipariş vermem bu yüzden 40 saat sürse de en azından en sonunda keşke şunu – bunu alsaydım demedim 🙂  Ben her seferinde farklı bir şey denemek istediğim için adını ilk defa duyduğum ( belki siz biliyor olabilirsiniz tabi ) Nuty Iris Creme aldım ve çok beğendim, ayrıca cheesecakeler de gerçekten çok lezzetli, öyle iç bayan peynir tadı ya da kazık gibi bir hamuru yok, yumuşacık. Çatal bıçaklardan peçetelere kadar her yerde logolarını olması aslında burayı açarken büyük bir yatırım de yaptıklarının göstergesi gibi geldi bana.

Sonuç olarak mutlaka tavsiye ediyorum, en azından bir kere gidip ortamın ne kadar rahat olduğunu ve kahvelerin ne kadar leziz olduğunu görmeniz için. Masa ve sandalyeler arası boşluk da çok fazla olmadığı ( diğer insanlarla dipdibe oturmak zorunda değilsiniz nihayet) için hem muhabbetlik hem de kafa dinlemelik bir mekan olduğunu da unutmadan eklemek istiyorum.

Adres : Bahariye cd. Arayıcıbaşı sk. No : 16/1 Kadıköy.

 

Lokum Cafe

Hafta sonunun en güzel taraflarından biri uzun keyifli kahvaltılardır bence. Hafta içi geçtim kahvaltıyı, evden çıkarken ağzıma bir şeyler tıkıştırmak bile lüks olduğu için, cuma akşamı yatağa girerken hep ertesi sabah yiyeceklerimi düşlediğim doğrudur 🙂 Özellikle erken kalkıp, evime yakın sayıldığı için güzel bir yürüyüşten sonra vardığımız Moda’da kahvaltı yapmaya bayılırım. Daha önce tam istediğim gibi bir yer bulamadığım, ya da her gittiğimiz yer bizi kazıklamaya çalıştığı için uzun zamandır bu ritüeli gerçekleştiremiyordum ama geçtiğimiz hafta sonu gittiğim Lokum Cafe beni çok mutlu etti. Adeta kendi yazlığımızın bahçesindeymiş gibi rahat koltuklar, ağaç gölgeleri ve çiçekler arasında yaptığımız kahvaltı çok güzeldi. Çalışanlar çok samimi ve servisleri gerçekten iyi. Çayların kupayla ( ve sınırsız) gelmesi bence çok büyük bir artı çünkü kahvaltının en önemli kısmı bence keyif çayı, hem öncesinde hem sonrasında. Fiyatları gayet uygun diğer mekanlara kıyasla. Biz iki kişilik paşa kahvaltısı aldık ve 38 TL ödedik. Sabahları genelde çok kalabalık olmadığı için çok sakin oluyor ve servis de buna oranla hızlı tabi ki. Erken kalktığınız bir hafta sonu sabahı kesinlikle uğramanızı tavsiye ederim.

Adres: Caferağa Mah., Moda Cad., Nesime Apt, No 1/A, Kadıköy, Kadıköy

Munchies

Tatlıyı gerçekten çok sevdiğim yadsınamaz bir gerçek. Özellikle waffle favorilerimden biridir. Canım çok istediğinde genelde her seferinde farklı bir yer deneyerek en iyisini bulmaya çalışırım ancak geçen haftalarda gittim Munchies, yeni bir aşk başlattı bende. İlk defa yediğim pancakeler,yanında sınırsız çileği,muzu,fıstık ezmesi,nutellası ve ev yapımı reçelleriyle muhteşemdi! Her şeyi kendileri yapmaya çalışıyorlar bu yüzden hem çok lezzetli hem de katkısız. Bir dahaki sefere gittiğimde şirin, küçük kavanozlardaki reçellerinden almayı kesinlikle düşünüyorum. Moda’nın içlerinde, minicik kutu gibi, çok tatlı çalışanları ve sakinliğiyle insanı her dışarı çıktığında gitmeye teşvik ediyor. Yalnız gerçekten küçük olduğu için özellikle hafta sonu giderseniz sıra beklemeye razı olmanız gerekiyor. Biz sadece tatlı aldık ancak tuzluları, yani kahvaltısı da meşhurmuş anladığım kadarıyla o yüzden bir sabah erken kalkıp onu da denemek istiyorum. Fiyatları fena değil, bir porsiyonda 4 pancake ve sınırsız ek malzeme var, fiyatı 15 TL. İlk görüşte çok gibi gelse de yemeye başladıktan sonra hele de biten minik kaplarımız sürekli doldukça, yetmiyor. Hava güzel, muhabbet güzelse masadan kalkmak mümkün değil o yüzden 🙂 Pancake seviyorsanız, denemek istiyorsanız ya da hep aynı yerlere gitmekten sıkıldıysanız mutlaka bir uğramanızı tavsiye ederim.

Adres : Caferağa Mah. Dr. Esat Işık Cad. No: 62/A, Moda – Kadıköy / İstanbul